Jinekolojik Muayene Neden Önemli?
Ülkemizde yılda yaklaşık 2 bin kadına yumurtalık kanseri tanısı konuluyor. Bu kanserin teşhisi genellikle 3. evrede yani organlara yayılım gösterdiği evrede konuluyor. Hastalıklarda erken teşhisin önemi üzerinde durulurken bu durumda teşhisteki bu denli gecikmenin en önemli nedeni kadınların jinekolojik muayeneden korkmasıdır.
Dünyada en sık doktora giden toplumlar sıralamasında 3. sırayı Türkiye almasına rağmen söz konusu jinekolog kontrolü olduğunda aynı duyarlılık mevcut değil. Yapılan araştırmalara göre (12 ilde yapılan bir araştırma) kadınların %30’u jinekologa hiç gitmemiştir. Gelişmekte olan ülkelerde ülkemizde olduğu gibi kadınların şikayetleri olmaksızın sadece kontrol amacıyla jinekologa başvurma alışkanlıkları oldukça düşüktür.
Jinekologa giden kadınların oranına bakıldığında kentsel kesimden kırsal kesime doğru gidildikçe daha da vahim sonuçlar alınmaktadır. Jinekolojik muayene korkusu, ihmal ve bilinçsizlik telafisi imkansız, geri dönüşü olmayan durumlara neden olmaktadır.
Şikayetleri olsun olmasın, kadınlar 15-16’lı yaşlardan itibaren her yıl jinekolojik muayene olmalıdırlar. Aktif cinsel yaşamı olan kadınlar her yıl smear, genital muayene ve jinekolojik ultrason yaptırmalıdırlar. Bakireler içinse karından yapılan ultrason yeterlidir.
Rahim kanserleri jinekolojik kanserler içinden tek erken belirti veren kanserlerdir. Jinekolojik muayenenin yılda bir kez yapılması hayati önem taşır. Böylece kanserlerin erken evrede teşhis edilme şansı yükselir. Tüp ve yumurtalık kanserleri, rahim ağzı kanseri belirti vermeyen sinsi kanserlerdir. Yıllık yapılan smaer testi ile rahim ağzı kanseri çok erken evrede hatta kanser olmadan tespit edilebilir. Bu üç kanser içinde yumurtalık kanseri tanısı ve tedavisi en zor olan ve jinekolojik kanserlerden en yüksek oranda ölümle sonuçlanan kanserdir.