Tel Toka

BİRAZ BENCİLLİK, BİRAZ DÜŞÜNCE…

Hayatın karmaşasına kaptırıp gidiyoruz kendimizi. Bazen bir güler yüze muhtaç hale geliyoruz belki de. Okul telaşı, iş yoğunluğu, çocuklar, ev işleri, geçim derdi… Hepimizin farklı bir üzüntüleri var kimimiz sevgilimiz bize yeterince ilgi göstermediği için üzgünüz, kimimiz evladımızı kaybettiğimiz için, kimimiz bugün dışarı çıkamadığımız için. Hepimizin üzüntüsü, derdi, sıkıntısı diğerinden daha büyük zannedip seninki de dert mi diyerek birbirimizin derdini küçümsüyoruz. Evet belki de haklıyız bu yaptığımızla çünkü kimse birinin yaşadığı acıyı öbürü kadar yaşayamaz. Mesela kimisine göre tırnağının kırılması dünyanın sonunun gelmesinden daha büyük bir sorundur, kimisine göre işinden kovulması hiç sorun değildir.

Hayat işte insanı o kadar farklı yönetir ki hepimiz farklı insanlar oluveririz yıllar içinde. Aynı anneden baban olanlar bile bambaşka insanlar olurken ruh ikizinin olması durumu çokta mantıklı olmasa gerek değil mi? Sonuçta kardeşim dediğin insan bile kendi hayatını sorunsuzca ve biraz da bencilce yaşamak için uğraş verir. O yüzden hayatımızı başkalarına adamamız ya da onların yaşadıklarını acılarını, üzüntülerini, dertlerini küçümsemek insanın yaptığı en büyük yanlışlık olsa gerek.

Tabi ki hayatta en önce kendimiz için yaşamamız lazım sonuç olarak biz olmazsak hayatımız diye bir şey de olmaz biraz bencillikten kimseye zarar gelmez tıpkı zehirlerin bile şifa olarak kullanıldığı düşünülürse önemli olan dozudur ya hani o misal. Sadece ne kadar bencil olmamız gerekiyor onu bilmemiz lazım ne zaman bencil olmamız ne zaman başka insanları düşünmemiz lazım en önce buna karar vermeliyiz. İnsan olmak budur çünkü hayatı daha iyi bir yere çevirmek böyle olur kargaşadan kurtulmak güler yüze muhtaç kalmamak için başka insanları biraz düşünmek şarttır.

Bu insan ailenizden en yakın arkadaş grubunuzdan ya da en değer verdiğiniz insanlardan değil de sokaktan geçen sıradan bir insan olsa ne kadar farklı olurdu değil mi ? Sizin yaşamınıza hiçbir katkısı olmayan hatta sizi hiç görmemiş ismini bile bilmediğiniz birisini düşünmek nasıl olur ? Garip hissettiriyor değil mi ? Sokakta ki bir insanı düşününce dünya için bir değişiklik olmaz fakat içinizde ki dünya için çok büyük değişiklikler olabilir. Zamanla düşünceleriniz değişebilir insanlar hakkında ki ön yargılarınız yok olabilir belki de hayatı daha farklı görebilirsiniz yaşamak nasılmış bunu hissedebilirsiniz.

Bir düşünce kıvılcım gibidir sonuçta sadece minik bir kıvılcım içinizde ki bütün kötülükleri yakabilir ve siz daha iyi bir insan daha farklı düşünen bir insan olabilirsiniz sonuçta orman yangınları bile önce minik bir kıvılcımla başlamıyor mu ?

Uzaylı

Haziran ayının bir sabahı dünyaya gelmiş sıradan bir insanım. Küçükken günlük tutmayı bile beceremezdim. Şimdi yazmak benim için bambaşka bir anlam taşıyor. Öyle ki yazmak ruhumu arındırır hale geldi. Ruhumun daraldığını hissettiğim zamanlarda hep bir arayış halinde olurdum kimisi müzik dinlerdi, kimisi uyurdu. Bense yazı yazardım ruhumu böyle dinlendirirdim arınırdım bütün düşüncelerimden rahatlardım pamuk gibi yumuşacık hissederdim. Ruhunuzun arınması dileğiyle...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu